Depresyon ve Kilo Alımıyla Başa Çıkmak İçin Kendinize Nasıl Bakmalısınız?

 

 

 

 

Yargılamadan kalıpları fark edin: Rahatlamak için yemek yeme eğiliminiz olduğunda keşfetmek için bir günlük tutun. Diğerlerinden daha zor gelen belirli duygular veya gün saatleri var mı?

Başka araçlar hazır bulundurun: Müzik dinlemek, sıcak bir duş almak, çizim yapmak veya rahat bir alanda dinlenmek gibi rahatlamanın başka yollarını nazikçe uygulamaya çalışın.

Yemeklere varlığınızı getirin: Yavaş ve dikkatli yemek, açlık ve tokluk için doğal ipuçlarınızla yeniden bağlantı kurmanıza yardımcı olabilir.

Kendinize merhamet gösterin: Elinizdekilerle elinizden gelenin en iyisini yapıyorsunuz ve her küçük çaba önemlidir.

 

Hareket edemeyecek kadar yorgun hissetmek
Depresyon enerjinizi tüketebilir. Güvenilir Kaynak, yataktan çıkmayı, hatta egzersiz yapmayı bile zorlaştırabilir. Günlük hareketler bile bunaltıcı gelebilir.

Fiziksel aktivitedeki bu değişim, vücudunuzun enerjiyi nasıl kullandığını etkileyebilir, ancak daha da önemlisi, vücudunuzdan ve normal ritminizden kopuk hissetmenize neden olabilir.

 

Sonucu değil, çabayı kutlayın: Bugün hiç orada olmadıysanız, bu önemlidir. 2 dakika bile olsa.

İhtiyaç duyduğunuzda dinlenin: Dinlenmek tembellik değildir. İyileşmenin bir parçasıdır.

 

 

Depresyon sıklıkla uyku bozukluğuna yol açabilir. Bazı insanlar normalden çok daha fazla uyurken, bazıları ise hiç uyumakta zorluk çeker.

Bu değişiklikler, açlık ve tokluk hissini düzenleyen hormon seviyelerini etkileyebilir ve bu da ne zaman ve ne kadar yemek istediğinizi etkileyebilir.

 

Depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar iştahı, metabolizmayı veya su tutulumunu etkileyebilir. Bu etkiler, alışkanlıklarınız değişmemiş olsa bile kilo alımına yol açabilir.

Bu durum, özellikle kendinize bakmak için elinizden gelenin en iyisini yapıyorsanız, kafa karıştırıcı veya sinir bozucu olabilir.

 

Sağlık uzmanlarıyla açıkça konuşun: Yaşadığınız değişiklikler hakkında ne hissettiğinizi onlara bildirin. Yardımcı olabilecek başka seçenekler veya küçük ayarlamalar olabilir.

 

Beslenmeye ve dengeye odaklanın: Kısıtlayıcı değil, sürdürülebilir ve nazik bir şekilde beslenmeye çalışın.

Vücudunuza karşı nazik olun: Vücudunuz iyileşmeye uyum sağlıyor ve bu büyük bir iş.

Unutmayın ki siz bir sayıdan daha fazlasısınız: Sağlığınız kilonuzdan çok daha fazlasıdır

 

 

Depresyon, yemek hazırlama, market alışverişi, düzenli öğünler ve fiziksel aktivite gibi rutinlere ayak uydurmayı zorlaştırabilir. Düzen olmadan, özellikle günleriniz öngörülemez veya bunaltıcı geldiğinde, öğün atlamak veya sık sık atıştırmak daha kolay hale gelir.

Yumuşak bir yapı oluşturun: Gününüze sadece bir fincan sabah çayı veya öğle yemeğinden sonra kısa bir yürüyüş gibi hafif bir dayanak noktası eklemeyi deneyin.

Öğünleri basitleştirin: Dondurulmuş sebzeler, konserve çorbalar ve önceden pişirilmiş proteinler gibi kolay ve besleyici seçenekleri elinizin altında bulundurun.

Nazik hatırlatıcılar kullanın: Görsel notlar, telefon alarmları veya bir kontrol listesi, baskı olmadan rutini desteklemeye yardımcı olabilir.

Esnek ve affedici olun: Bazı günler planlandığı gibi gitmeyebilir. Bu tamamen normaldir.

 

Depresyon genellikle derin bir izolasyon duygusuna yol açar. Kendimizi yalnız hissettiğimizde, başkalarına ulaşmak, destek istemek veya kendimizi iyi hissettiren alışkanlıklara bağlı kalmak zorlaşır.

Bu yalnızlık bazen yeme alışkanlıklarımızda, uyku düzenimizde veya enerji seviyemizde ortaya çıkabilir ve potansiyel olarak kilo alımına yol açabilir.

Küçük yollarla bağlantı kurun: Bir mesaj, grup sohbetinde bir yorum veya hatta toplum içinde birine gülümsemek anlamlı olabilir.

Baskısız bir topluluk bulun: Çevrimiçi destek grupları, yaratıcı dersler veya akran grupları, düşük baskıyla bağlantı kurmanızı sağlayabilir.

Değerinizi hatırlayın: Öyle hissetseniz bile yalnız değilsiniz. Bağlantı ve ilgiyi hak ediyorsunuz.

Biriyle konuşun: Bir terapist veya danışman, bu deneyimde size nazikçe ve yargılamadan eşlik edebilir.

 

Depresyon sırasında kilo alımı, karşılaşabileceğiniz duygusal ve fiziksel zorluklara karşı yaygın ve doğal bir tepkidir. Bunun utanılacak bir şey olmadığını unutmayın. Vücudunuz size elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor.

En önemlisi kendinize şefkat göstermenizdir. Nazik hareketler, dengeli öğünler ve yönetilebilir rutinler gibi küçük adımlar, refahınızı desteklemeye yardımcı olabilir. Her şeyi aynı anda yapmanıza gerek yok. Kendi hızınızda ilerleyin.

İşler bunaltıcı geliyorsa, ruh sağlığı danışmanlığı değerli bir araç olabilir. Bir terapistle konuşmak, deneyimlerinizi anlamanıza ve kendinizi daha sağlam ve desteklenmiş hissetmenize yardımcı olabilir.

Yalnız değilsiniz ve olduğunuz gibi bakımı hak ediyorsunuz.